Tarih: 08.12.2023 23:58

BİRSEN KAYA " Edebi Taşa Yazılmışlar taş şekil almış "

Facebook Twitter Linked-in

EDEBİ TAŞA YAZMIŞLAR TAŞ ŞEKİL ALMIŞ

 Seyrettiğim ve adını veremeyeceğim birçok yayın organlarında fark ettiğim konulardan bazıları çok dikkatimi çekti. Anne ve baba, kız kardeş, aile diyalogları fazlasıyla rahatsız beni rahatsız etti. Bu kadar özgür bir çağdayız ki teknoloji bilgisinin bir parmak kadar yakın dönemini yaşarken takındığımız hal ve tavırlarından habersiz ya da bilerek yaşıyoruz. Adeta saygısızlık yarışı içerisindeyiz. Ergenliğin arkasına saklanıp yapılan saygısız konuşmalar, gözüme çarpan çarpık ilişkiler, baldızın enişte ile evlenmesi ve eşten ayrılıp aynı evde yaşamalar… 

Buna benzer bir sürü çirkinlikler ve her akşam evlerimizde kadınlarımızın kullanılmasının bu kadar muhteşem akıcı ortamda bizlerde bunlara prim verip altlarına arabalar, evler, yatlar, villalar, rezidanslar ve jetler almalarına vesile oluyoruz. Kısacası lüx içerisinde yaşamalarına katkıda bulunuyoruz. Hani bizler örf ve adetlerine bağlı, anne babaya, kardeş kardeşe, eşlerin birbirine saygı ve sevgi duyan toplumlardık? Ne oldu o zaman buradan soruyorum; onca kadınlarımız topluma uygun değil deyip öldürüldü. Onların haklarını kim koruyacak ve günahlarını kimler çekecek. Demek ki hepsi yalanmış… 

Bu döneme bakıyorum hepimiz o zaman onca masum insanların hesabını kim verecek. Bugün kendisini ve duygularını farklı görüp istediği rengi yaşayan insanlar normal mi? Kimse demesin biz şöyle ülkeyiz böyle toplumuz, hiçbiri samimi değil ve de gelmiyor da… 

Hepimiz her şeye çok şık kendimizi aklayan mazeretlere buluyoruz. Edep sadece namus için kullanılmaz edebin geçtiği hayat boyu takındığımız, gördüğümüz her şey için geçerli değil mi soruyorum. Ergenliği zorbalığın içerisine sokmayalım, her ikisi de çok farklı. Komik olan bu tarzı benimseyip kaleme alınıyor ve herkesin gözü önünde ödüllendiriliyor olması. Şimdi sizce de bir çelişki yok mu bunda? Söylediklerimizle, gördüklerimizle ve yaptıklarımızla sizce de çok açık mesafelerde değil mi sevgili okuyucularım. O zaman kimse şikayetçi olmasın zeminler günden güne sağlamlaşıyor. Çirkinlikler adına sınırların çoktan aşıldığı bu yalancı dönemde şikayetlerin hükümsüz yerinden kayda alınsa bile faydası yok hükmünde benim nazarımda…

 Sınırlar aşılıyorsa sabırlarında bitmesi anlamındadır. Kalitenin sadece giysilerimizin üzerinde ya da markalarda kalması beni derinden etkiliyor. Sabrımızın taştığı yerlerden çıkıp sadece seyre daldığım günler yaşıyorum. Oysaki kalitenin insan olması hal ve tavırların olmasını gönülden isterdim. Gazetelerin arkasında okunduğu dönemi kapattık şu an ki dönemde gazeteler gözlere, yüzlere bakılarak okunuyor ve bundan feyiz alındığını görmek, geldiğimiz yerin gideceğimiz yer olduğunu çok net gösteriyor. Geçmiş olsun. Kıymetli okuyucularım benim bildiğim aklıma bir mıh gibi kazığım bir söz var, bunu sizlerle paylaşmak istedim.

 Taş Yerinde ağırdır. Ben Gölge Kadın olarak bir sonraki yazımda buluşmak ümidi ile sevgi ve huzurla kalın.

 

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —